Sayfalar

30 Ağustos 2012 Perşembe

Atatürk’ün Katılmadığı Tek Tören Var O da..

Çankaya’daki 30 Ağustos resepsiyonu iptal edildi..
Sağlık bu şakaya gelmez, malum Abdullah Gül’ün kulağı rahatsız.
Geçmiş olsun, kimse ondan böyle bir fedakarlık bekleyemez.
Ama..

Durum böylesine sıkışık, ipler gergin, ortam toz dumanken..
Dünyanın merakla izlediği ülkenin Cumhurbaşkanı’nın çıkıp, gövde gösterisi yapması, diplomatik raconun ala’sı olurdu, o ayrı..
Ama, herkesten beklenmez tabi böylesi şeyler..

***

Oysa Atatürk..
1896’da askeri lisedeyken, sıtmaya yakalanmıştı..
1915’te Çanakkale’de.. 1919’ta Samsun, Sivas’ta..
Hep nöbetler geçirmiştir..

1912‘de Libya’da, gözüne kaçan kireç parçası yüzünden hastanede yattı..
Ama iyileşmeden savaşa geri döndü.
Dikkatli bakarsan, sol gözü şaşıdır biraz, o yüzden..

1918’de böbreği rahatsızlandı.
Epey yattı, hatta;
Hayatının en büyük acılarından biri olarak, o böbrek sancısını görür Gazi..
Bilen bilir, mahveder adamı..
Tamamen atlatamadı tabi, arada bir yaşamaya devam etti.

1921’de Polatlı’da attan düştü..
Üç kaburga kırık..
En sıkıntılı zamanlar..
Dayanamadı, beş gün sonra kalkıp devam etti savaşa..

1923 ve 1927‘de iki defa kalp krizi geçirdi..
Bişey mi canım..
Olur o kadar (!)
Aksatmadı bile çalışmaları..

1926‘da Bursa’da kulak egzaması geçirdi..
Zaman zaman kulağı iltihaplanırdı..
Tabi ötekilerinin yanında,
Bu devede kulak..

1936 ve 1937‘de iki kez zatürreye yakalandı..
Aynı zamanda karaciğer sorunları var.
Fakat gündemin yoğun zamanları..
Yarım yamalak, atlatmadan işler güçlere devam etti..

1938‘de karaciğer rahatsızlığı yaşadı..
Doktor 23 saat yatacaksın dedi..
O Mersin ve Adana’ya gidip askerleri denetledi.

10 Kasım’da ölmeden önce..
29 Ekim’de Meclis konuşmasını yapamadı..
Radyodan dinledi..
Tek firesi odur..
Ama, Celal Bayar’ı çağırıp, hasta yatağında..
Konuşma metnini hazırladılar..

Yanındaki sevdiklerinin tüm ısrar ve engellemelerinden bahsetmiyorum bile..
İşittiği lafın, telkin ve tavsiyelerin,
Haddi hesabı bile yok..
Öyle bi adamdı işte..
Dikkatli bakarsan resimlerine..
Yüzü hep değişik değişiktir..
Yaşamadığı şey mi kaldı..
Bazen de karnı şiş..
Su vardır cünkü..
Eli de hep göğsündedir..
Ağrı çektiği için..

Eee bu milletin sevgisi boşuna değil..
Kimler unutuldu, malum, unutmada üstümüze yok..
Ama o unutulmuyor..
Farkındaysan;
Unutturulmaya çalışılmasına rağmen..

Ulusal Gazete

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder